Almanya'da Yüksek Lisans
Özellikle teknik bölümlerdeki eğitim kalitesi ve diğer gelişmiş ülkelere göre Almanya’nın eğitim masrafları açısından çok daha uygun olması sebebiyle Avrupa genelinde yüksek lisans eğitimi için en çok tercih edilen ülke Almanya’dır.
Almanya da yüksek lisans için önemli kriterler, önem sırasına göre su şekildedir:
1- Türkiye deki Lisans Ortalaması: En önemli kıstas budur. Hatta yüksek lisans kabul almanızdaki faktörlerin %80 – 90 ini ortalamanız belirler. Almanya’daki not sistemine göre istenilen en düşük ortalamalar 2,5 civarındadır. Bu bilgiyi üniversitenin sayfasından edinip, direk olarak Türkiye deki kendi ortalamasını düşünerek şartları sağladıklarını düşünürler.
Türkiye deki üniversite sisteminde en iyi not 4, en düşük ise 2dir. Almanya da ise en düşük 4, en yüksek ise 1.0dir. Yukardaki makaleye göre lisans notunuzu Alman sistemine „aşağı yukarı olarak“ çevirebilirsiniz. Fakat yine de yukardaki makalede verilen Bayerische Formel e göre tam olarak hesaplama yapmanız mümkün değil. Yukardaki formüle göre not ortalamanız 0,1–0,5 olarak değişebilir. Bunda etken ise başvuru yapacağınız üniversitedir. Türkiye deki üniversitede almış olduğunuz derslerin kredi şayileri ile Almanya da başvuru yapacağınız üniversitenin kredi şayileri karşılaştırılır ve ona göre bir de ek katsayı oluşur.
Bu sebeple iki farklı kurumda başvuru yapan öğrenciler her iki kurumdan da farklı sonuçlar aldığında direk olarak düşük hesaplayan üniversiteye itiraz ederler. Fakat çevrilen ortalamanın farklı çıkmasının sebebi yukardaki kredi durumlarına göre ortaya çıkan durumdur.
Almanya da yüksek lisans düşünüyorsanız not ortalamanızın en az Türkiye deki sisteme göre 2,7 civarı olması gerekiyor. Bu ortalama altındaki notlarla Almanya da yüksek lisans planlaması yapmanızı tavsiye etmem.
Ayrıca yüksek lisans başvurularında da yukardaki makaleye göre yine NC sistemi isler. Fakat öncelikle bölümün şart koyduğu ortalamanın üzerindeki öğrenciler değerlendirilir. Bazı yüksek lisans bölümlerinde NC olmadığı yazsa da yine çok düşük bir ortalama ile o üniversitedeki yüksek lisans bölümüne kesin kabul edileceğiniz anlamına gelmez.
Ayrıca üniversitenin ismine ve kalitesine göre de bu ortalamalar değişir. Örneğin RWTH Aachen ile FH Dortmund un öğrencilerden bekledikleri not ortalaması farklıdır.
Bunun dışında Türkiye de lisans eğitimini 2,3 gibi bir ortalama ile bitirmiş bir öğrencinin kendi bölümünde Almanya da en iyi üniversitede yüksek lisans eğitimini sorması burada hali hazırda yüksek lisans eğitimi alan öğrencilere çok garip gelir. Zaten Türkiye de kendi sisteminde kendi ülkesinde ve ana dilinde 2.3 gibi bir ortalama ile lisansı bitirebilen bir öğrencinin Almanya da farklı bir dili sonradan öğrenip daha zor ve ağır bir eğitim programında yüksek lisansa kabul edilmeyi hayal edip onu da başarı ile bitirme şansı maalesef çok realist bir yaklaşım olmaz.
Fakat bu tür durumlarda Almanya da „lisans tamamlama“ yapabiliriz. Not ortalamanız yüksek lisansa yetmediği için ayni bölümde lisans bölümüne başvuru yapabilirsiniz. Lisans bölümüne kabul olduktan sonra, üniversiteye kaydınızı yaptırtıp daha sonra bölüm hocalarıyla görüşüp Türkiye de almış olduğunuz derslerin bir kısmini tan ittirip lisans eğitimine 1. Dönemden değil, örneğin 4. veya 5. dönemden başlayabilirsiniz. Almanya da lisans eğitiminin 6 dönem sürdüğünü tekrardan hatırlatmamız gerekiyor.
Not ortalaması da yine bölümlere göre değişebilir. Normal üniversiteler ile Fachhochschule lerin istedikleri not ortalaması arasında 0.5 lika bir ortalama farkı bile ortaya çıkabilir.
Ayrıca bölümlere göre de yine ortalamalar çok farklılık gösterebilir. Bilhassa Almanya da management tipi ekonomi bölümlerde beklenilen ortalama daha yüksektir. Örneğin 3,0 in altında hemen hemen hiç bir üniversiteden işletme tarzı bölümlere yüksek lisans kabulü alamazsınız.
Yukardaki değindiğimiz hususlardan ötürü, özellikle „şu kadar ortalama ile kabul alabilir miyim“ sorusuna %100 net bir cevap vermek çok zordur, fakat aşağı yukarı bir tahmin yürütebiliriz. Bu sebepten dolayı ortalaması 2,7–3,0 arası olan öğrencilerin elinden geldiği kadar, hangi üniversite iyi diye bakmadan mümkün olduğu kadar çok üniversiteye başvuru yapmalarını tavsiye ederim.
2- Türkiye de mezun olunan üniversite: Hemen hemen hiç bir etkisi yoktur. Almanya’daki üniversiteler için İnönü üniversitesi ile ODTÜ arasında fazla bir fark yoktur. En fazla %1’lik bir etkisi olabilir.
3- Referans mektupları: Hemen hemen hiç bir etkisi yoktur. Çoğu üniversite hatta yolladığınız referans mektuplarını hiç açmadan ya size geri gönderirler ya da direk açmadan çöpe atarlar. Çok nadir üniversite referans mektubu talep eder.
4- Staj belgeleri: En az %10-20 Aralığında etkisi vardır. Hatta bir çok üniversitede staj belgesi yüksek lisans kabulü için de şarttır. Genelde bu tip üniversiteler 6-12 hafta arası staj belgesi isterler.
5- Dil sertifikası not ortalaması: DSH veya TestDaF geçip direk eğitim için başvuru yapıyorsanız yüksek lisans kabul şansınıza etkisi kesin olarak %0’dır. Örneğin TU Berlin de makina mühendisliği okumak için DSH-2 istiyorsa, siz sınavı %67 den fazla bir ortalama ile DSH-2 ile geçtiyseniz daha yüksek bir puan almış olmanızın yüksek lisans kabulüne hiç bir katkısı olmaz.
Fakat ön kabul aşamasında sadece üniversitenin istediği serti sağlamış olursunuz. Örneğin şu anda Almanya’nın en iyi üniversitesi olarak kabul edilen KIT, ön kabul olarak en az B1 Almanca sertifikası ister. Bu dil sartini sağladıktan sonra bölüm şartları için başvuruyu incelemeye çalışır. Yani B1 Almancanız varsa illaki KIT den yüksek lisans kabulü alacağınız anlamına gelmiyor.
Ayni durum İngilizce yüksek lisans bölümleri için de geçerlidir. İngilizce yüksek lisans için üniversiteler genelde bölümlere göre IELTS 5,5 – 6,5 civarında bir sertifika isterler. Hatta yâri İngilizce yâri Almanca okutulan bölümlerde bu ortalama 4,0 a kadar düşer ve bu serti sağlamadan o üniversiteye başvuru yapamazsınız. İngilizce bölümlerde ön kabul sistemi işlemiyor. Ayrıca bilhassa Hindistan, Pakistan veya Cin gibi ülkelerden gelen birçok öğrenci bu tür İngilizce yüksek lisans eğitimine başvuru yaptıkları için, Almanca bir bölüme göre İngilizce bir bölümden yüksek lisans kabulü alma sansınız çok daha yüksektir.
6- Motivasyon mektubu: Yine birçok üniversite tarafından illaki şart olarak koşuluyor. Yüksek lisans kabulünüze %10 a kadar etki ediyor.
7- Çeşitli eğitim programlarına katkı sertifikaları: Hemen hemen hiç bir etkisi yoktur.
8- ALES: Birçok danışmanlık firması maalesef bu tür yanlış bilgiler verebiliyor. Fakat Almanya da yüksek lisans için ALES serti yok ve şayet Türkiye de ALES sınavına girdiyseniz de Almanya dakik üniversitelerde yüksek lisans başvurularında hiç bir etkisi olmuyor.